Aslında kimiz neyiz ne değiliz dersek çok şey olduğumuzun göstergesi belkide varlığımız

biraz düşünürsek gerçekten imza atılan mülkiyeti bizim olan ve asla başkalarına sunum yapılmayan yönlerimiz mevcut

evinin hizmetçisi, çocuklarının dadısı ,ailenin aşçısı, bulaşıkçısı, çamaşırcısı ütücüsü ,kısacası kadınız

hangimiz acaba bu vasıfları uygulamıyoruz diyebiliriz ki,

 hangimiz hiç bir şey yapmadan günümüzü geçiriyoruz,

 kadınız sonuçta bir şekil bir yerden başlarız,yoksa içimizi kurt kemirir neden yapmadım sözlerine maruz kalırız,,

 konu evimiz ise asla kendimizden ödül vermez,aslada başkasının yaptığını beğenmeyiz.,

en usta aşçıların yemeklerine burun kıvıracak kadarda ukala kişilikteyiz,

dahası mükemmeli oynamayı çok severiz,

varsayalım bir kokteyl olsun saatlerce hazırlık yapar,

günler öncesinden ne giyeceğimizi planlar,kalbimiz kırık olsa bile

mükemmeli oynamak evet hayata karşı güçlü denilmesi için elimizden ne geliyorsa yaparız,

öyleki başarılı da oluruz,çünkü rol kabilyeti usta oyunculardan daha yüksektir biliriz.

Bazense sabahın ilk ışıklarıyla uyanır

azık torbamızı çantamıza koyar, ekili tarlamızın yolunu tutarız,

öyle bir iştahla yol alırızki, bizden önce hiç kimsenin olmadığı

güneş öğle saatlerine ulaşmadan bekleyen işlerimizi yapmayı düşünürüz

elimizin emeği alnımızın teri diyede gururla dolaşırız,toprağa vurduğumuz her çapa darbesi bizi güçlendirir, sorumluyuzdur bize nasip edilen bereketten emekle, yemek olacağının bilincindeyizdir,,

çalışmak bize çok şey kaybettirmez çalışırız yorulur serzenişte bulunur,

öfkelenir, konuşur bazense susarız susmayı tercih ederiz,

bir arkadaşımızla yan yana geldiğimizde ise,iki çift dedikodununda belini kırmadan bırakmayız..

kadınız..

hayatın her koşulunda kah masa başında,kah aracında,kah otobüste, kah uçakta,kah hastanede kah postanede velhasılı heryerde,

elimizin ulaşamayacağı yapamayacağımız hiç bir iş yok çünkü azmederiz,

yapabilme gücüne sahibiz,olmazsa olmazları yeniden değiştirir kendimizi yenileriz,

kadınız işte üzülsekte kırılsakta darılsakta bağırsakta ,gülmek için sebeblerimiz

ve mutluluğu yakalamak için bir tarafımız hep çocuktur,

küçücük şeylerden mutlu olmayı bilen pamuk kadar hafif vicdana sahibiz,,

göz pınarlarında akmaya hazır hep bir damlacık vardır,

ama ardı sıra sevinç uyanır içimizde aniden

"yanaklarımızda beliren gülücüğün ardındaki

gizli gamzelerin hayata misilleme belirtisi gibi"

kadınız işte biz

ALEYNA IRMAK

08.03.2014 / Aktarım anında Bu Yazı 679 kez okundu